9–11 Yaş / Güvenli Bir Yaşam Hayal Edelim!


Haydi seninle bir yolculuğa çıkalım, güzel mavi gezegenimizin en derinlerine inelim. Nasıl mı? Hikayelerde her şey mümkündür. Gözlerini kapadığında ve yerin altı, bulutların üstü ya da uzayı hayal ettiğinde, işte oradasın!

Şimdi, kapat gözlerini ve güzel mavi gezegenimizi düşün. Ona uzaydan bak. Nasıl da güzel görünüyor değil mi? Masmavi denizler ve okyanuslar, yemyeşil ormanlar, kahverengi dağlar... Şimdi biraz daha yaklaş, küreyi toprakla, kayalarla ve sularla kaplanmış gibi tutan şeye bak. Sence hepsi birbirine yapışık olabilir mi? Hayır! Yerkabuğu dediğimiz şeyin üzerindeler. Fakat yer kabuğunun altında her biri birbiriyle temas eden pek çok parça var. Bu parçalara tektonik levha diyoruz.

Şimdi de arkadaşlarınla birlikte, bir zeminin üzerinde olduğunu hayal et. Birbirinize yapışık gibi görünüyorsunuz ama değilsiniz, sadece yan yanasınız. Her biriniz yer kabuğunun altındaki tektonik levhalardan birisiniz. Ayaklarınızın altındaki zemin hareket ediyor. Haliyle siz de hareketsiz kalamazsınız. Hareket ederken de birbirinizi itersiniz. Tıpkı sizin gibi tektonik levhalar da hareket ediyorlar. Fakat tektonik levhalar o kadar yavaş hareket ediyorlar ki neredeyse her yıl serçe parmağının tırnağının yarısı kadar birbirlerini itiyorlar. Arkadaşlarınla bu hızda hareket ettiğinizde hareket ettiğinizi fark etmezsiniz bile. Fakat bazen bir arkadaşının ilerlemesi gerekirken ilerlemediğini düşün. Olduğu yerde hareketsiz duruyor. Hemen arkasındaki kişiler onun üzerine yığılır ve ona baskı yaparlar. Bu baskının yıllar boyunca sürdüğünü düşün. O kadar çok baskı yaparlar ki, sonunda hareketsiz duran arkadaşın bulunduğu yerden fırlar, arkasında büyük bir güçle bastıranlar da onunla birlikte fırlarlar. O anda çok hızlı ve büyük bir hareket gerçekleşir. Çok büyük bir enerji ortaya çıkar. Yıllar boyu sıkışmış enerji bir anda boşalır. İşte arkadaşlarınla birbirinize temas ettiğiniz yerlere fay hattı, büyük bir güçle birbirinizi itip büyük bir hareket oluşturmanıza da deprem diyoruz.

Bu şekilde hareket ederken elinizde, omzunuzda, sırtınızda küçüklü büyüklü evler ve bu evlerin içinde de karıncalar olduğunu düşün. Eğer evleri üzerinize çengelli iğneler gibi iğnelerle kuvvetli bir şekilde iğnelerseniz sizinle birlikte onlar da sarsılırlar, fakat düşüp kırılmazlar. Eğer evlerin duvarlarını ve çatısını taşıyan kolonları sağlam yaparsanız oluşan sarsıntı ile parçalanmazlar. Karıncalar da sallanır fakat yıkılan evlerin altında kalmazlar.

Depremler her zaman olacak, çünkü gezegenimiz hala oluşumunu sürdürüyor. O da bizim gibi canlı olduğu için hareket etmeye, değişmeye, dönüşmeye devam ediyor. Bunu değiştiremeyiz ve kontrol edemeyiz. Fakat gezegenin hareketine uygun evler yapabiliriz, güvenli binalarda yaşayıp yaşamadığımızı kontrol edebiliriz.

Haydi şimdi seninle bir hayal daha kuralım. Dünyanın hareketlerine uygun yapılardan oluşan güvenli bir yaşam hayal edelim. Çünkü sen hayal edersen yaşam daha güvenli, ve mutlu, olacak. Ancak sen hayal edersen dünya insanlar için yaşanabilir ve mutlu bir yer olacak. Gözlerinin önüne getir, çiz ve bize gönder.